HPV ile ilişkili orofaringeal kanserde tanı ve takipte sıvı biyopsi (kan testi ile DNA analizi) faydalı

HPV ile ilişkili orofaringeal kanserde tanı ve takipte sıvı biyopsi (kan testi ile DNA analizi) faydalı

Çalışma bulguları, TTMV-HPV DNA testinin HPV ile ilişkili orofaringeal skuamoz hücreli kanser tanı ve sürveyansında yardımcı bir biyobelirteç olarak kullanılmasını desteklemektedir.

İnsan Papilloma Virüsü ile İlişkili Orofarenks Kanserinin Tanı ve Sürveyansında Sıvı Biyopsinin Performansı

Önem: HPV ile ilişkili orofaringeal skuamöz hücreli karsinom (OPSCC) hastalarının tanı ve sürveyansı için dolaşımdaki plazma tümör insan papilloma virüsü (HPV) DNA’sının kullanımına artan bir ilgi vardır. Dolaşımdaki HPV tümör DNA’sının tanımlanmasını ve tümör DNA fragman analizini (tümör dokusu modifiye viral [TTMV]-HPV DNA) birleştiren testlerdeki son gelişmelerin oldukça doğru olduğu gösterilmiştir. Ancak, bu yeni tekniklerin kullanımı küçük kohort çalışmaları ve klinik deneylerle sınırlı kalmıştır.

Amaç: Çağdaş bir klinik ortamda HPV ile ilişkili OPSCC’nin tanı ve sürveyansında plazma TTMV-HPV DNA testinin klinik etkinliğini belirlemek.

Tasarım, Ortam ve Katılımcılar: Bu retrospektif gözlemsel kohort çalışması, rutin klinik bakım sırasında Nisan 2020 ile Eylül 2022 arasında TTMV-HPV DNA testi yapılan OPSCC hastalarını içermektedir. Tanı kohortu için, primer tedaviye başlamadan önce en az 1 TTMV-HPV DNA ölçümü olan hastalar dahil edilmiştir. Kesin veya kurtarma tedavisinin tamamlanmasından sonra en az 1 TTMV-HPV DNA testi yapılan hastalar sürveyans kohortuna dahil edilmiştir.

Ana Sonuçlar ve Ölçümler: TTMV-HPV DNA testi için duyarlılık, özgüllük, pozitif prediktif değer ve negatif prediktif değer dahil olmak üzere test başına performans ölçümleri.

Bulgular:

Analize dahil edilen 399 hastanın 163’ü tanı kohortunda (medyan [IQR] yaş, 63 [56-68.5] yıl; 142 [%87.1] erkek) ve 290’ı gözetim kohortundaydı (medyan [IQR] yaş, 63 [57-70] yıl; 237 [%81.7] erkek). Tanı kohortundaki 163 hastanın 152’sinde (%93,3) HPV ile ilişkili OPSCC bulunurken 11’inde (%6,7) HPV-negatif OPSCC vardı.

Tedavi öncesi tanıda TTMV-HPV DNA duyarlılığı %91,5 (%95 GA, %85,8-%95,4 [152 testin 139’u]) ve özgüllüğü %100 (%95 GA, %71,5-%100 [11 testin 11’i]) olmuştur.

Sürveyans kohortunda, 290 hastada yapılan 591 test değerlendirilmiştir. Toplam 23 hastada moleküler olarak doğrulanmış patolojik nüksler görülmüştür.

TTMV-HPV DNA testi nüksleri saptamada %88,4 (%95 GA, %74,9-%96,1 [43 testin 38’i]) duyarlılık ve %100 (%95 GA, %99,3-%100 [548 testin 548’i]) özgüllük göstermiştir. Pozitif prediktif değer %100 (%95 CI, %90,7-%100 [38 testin 38’i]) ve negatif prediktif değer %99,1 (%95 CI, %97,9-%99,7 [553 testin 548’i]) idi. Pozitif TTMV-HPV DNA testinden patolojik doğrulamaya kadar geçen medyan (aralık) süre 47 (0-507) gündü.

Sonuçlar ve Önem: Bu kohort çalışması, klinik bir ortamda değerlendirildiğinde TTMV-HPV DNA testinin hem tanı hem de sürveyansta %100 özgüllük gösterdiğini ortaya koymuştur. Bununla birlikte, duyarlılık tanı kohortu için %91,5 ve sürveyans kohortu için %88,4’tür; bu da HPV ile ilişkili OPSCC’li hastalar arasında yaklaşık 10 negatif testten 1’inin yanlış negatif olduğunu göstermektedir. Testin performansını doğrulamak için ek araştırmalar gereklidir ve doğrulanması halinde, bu testin standart klinik uygulama kılavuzlarına uygulanmasına yönelik daha fazla araştırma yapılması gerekecektir.

 

doi:10.1001/jamaoto.2023.1937

yorumlar